TMMOB Peyzaj Mimarları Odası
TMMOB
Peyzaj Mimarları Odası
UCTEA CHAMBER OF LANDSCAPE ARCHITECTS

Basın Açıklaması | Peyzaj Tabanlı Şehircilik Anlayışı

TRABZON
11.03.2024 (Son Güncelleme: 11.03.2024 13:57:40)

Kentler her dönemin artan ihtiyaçlarına göre yayılarak ya da saçaklanarak büyüme eğilimi göstermektedir. Büyüme sonucu oluşan fiziksel ve sosyal değişimler bir süre sonra kentlerin kontrolsüz gelişimine neden olmaktadır. Planlama ölçeğinde kent- kır tanımlaması yaptığımız alanlar bu kontrolsüz gelişim ile tanımlarını yitirmektedir.  Burada asıl üzerinde durulması gereken nokta kentsel ve kırsal planlama çalışmalarında koruma kullanma dengesinin göz ardı edilmesidir. Ekonomik çıkarların ön planda tutulduğu mekânsal planlardaki peyzajın tanımsızlığı kent- kır tanımsızlığını da beraberinde getirmektedir.

Peyzajın tanımlanmasındaki en büyük etken bulunulan dönemin kentlerindeki yaşam biçimleri, kentteki üretim ilişkileri ve bunlara bağlı olarak sürekli değişen düşünce yapımızdır. Bu bağlamda doğa olayları ve insan müdahalesi peyzaj değişiminin temel nedenleridir (Antrop, 2005). Çeşitli ilişki ve ölçeklerde işleyen peyzaj dokusunun parçalanması ve dönüşümü konusu; özgün tarihi, coğrafi, kültürel ve morfolojik değerleri ile gelişim gösteren kentlerin ortak sorunu olarak ortaya çıkarmaktadır. Dünyada olduğu gibi ülkemizin de birçok kentinde, arazi kullanımındaki değişimler sonucunda ekolojik ve kültürel değerleriyle var olan peyzajlar parçalanmakta, peyzaj dokusundaki çeşitlilik azalmakta ve kentsel peyzajlar kimliklerini kaybetmeye başlamaktadır. Kent ve peyzaj arasındaki bu işleyişi kavramak, peyzaj koruma ve geliştirme ile kentsel gelişim stratejileri arasında bütünleşik bir çerçeve oluşturmanın gerekliliğini ortaya koymaktadır. Burada ilk sormamız gereken soru; ülkemizde uygulanan geleneksel planlama süreci peyzajı tanımlamakta mıdır? ya da peyzaj bu planlama sürecine entegre olabilmekte midir?

Geleneksel planlamanın işleyişi olan yukarıdan aşağıya planlama süreci, kent ölçeğinde bir süre sonra insan faktörünü unutarak mekânlar üretmeye ve bu mekânlar arasında kalan boşlukları da peyzaj olarak tanımlamaya başlamaktadır. Planlı boşluklar olarak nitelendirilen bu alanlarda insanlar beklentilerini karşılayamadıkları ve kentin karmaşıklığından kurtulmak istedikleri için kent çeperlerine doğru hareket etmektedir. Geleneksel planlama anlayışı da kent merkezinde zamanla oluşan yoğunluğu gidermek için bu yayılım ya da saçaklanmayı bir çözüm olarak görmektedir. Asıl sorun da bu noktadan sonra başlamaktır. Yayılım ya da saçaklanma çözüm değil sorun haline gelmekte kentlinin istekleri doğru yöntemler ile tanımlanmadığı için ihtiyaca cevap verecek mekânlar ne kent merkezinde ne de kent çeperine üretilebilmektedir. Bu süreçten bir süre sonra üretim mekânları olan kırsal alanlar tüketim mekânlara dönüşmekte bu noktadan sonra kent ölçeğinde mekânsal sistem dirençlilik anlayışı tamamen kaybolmaktadır. Peyzaj Tabanlı Şehircilik Anlayışı ise; her ölçekte bir kentin planlanması ve inşası sürecinde, başından sonuna kadar diğer disiplinlerle birlikte, tüm karar aşamalarında peyzaj mimarlığı hizmetlerine yer verilmesiyle, her düzeyde açık ve yeşil alan varlığı ve sürekliliğini sağlamak yoluyla dirençli kentlere sahip olabilmek oluşturmayı benimsemektedir (TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Peyzaj Tabanlı Şehircilik Araştırma ve Geliştirme Raporu). Bu anlayış kapsamında;

  • Ülke ölçeğinde geleneksel planlama anlayışının aksine aşağıdan yukarı planlama anlayışının benimsemesi,
  • Geleneksel bir yaklaşım ile hep aynı faktörler üzerine odaklanmanın bir yana bırakılması, bunun yerine peyzajın yere özgü karakteristiklerinin saptamaya çalışılması bunun için peyzajı çok katmanlı (ekolojik, kültürel, sosyal, koruma kullanım dengesi ve ekonomik verileri vb.)  ve tüm katmanların birbirleri ile etkileşim içinde bir sistem olarak ele alınması,
  • Planlama sürecinde farklı disiplinlerden uzmanların ve yerel halkın görüşlerinin dahil edilmesi,
  • Peyzajın kent içerisinde salt görsel bileşenlerinin değil aynı zamanda arazi ölçekli fiziksel ve kültürel bileşenlerinin ve onu diğer yerlerden ayıran kendine özgü bileşenlerinin de etkisinin olduğunun her kentsel oluşum süreçlerinde meslektaşlarımız tarafından vurgulanması gerekmektedir.

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Trabzon Şubesi olarak KENTLERE HEM ESNEK HEM DE ÜRETKEN ORTAM SAĞLAYACAK OLGU NUN PEYZAJ OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA BELİRTMEK İSTERİZ.

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası

Trabzon Şubesi 4. Dönem Yönetim Kurulu 

Okunma Sayısı 43
Fotoğraf Galerisi